Arama
Son Yazıları
1 - GAİPTEN GELİR BENİM SE...2 - KARA KIŞIN RUHUMDAKİ T...
3 - MANA ALEMİNİN SIRRI VE...
4 - BİR D/OKUN BİN ŞİİR İŞ...
5 - KIŞ BAHÇESİ
6 - YAĞMUR MADEMKİ DAMGASI...
7 - YALNIZLIKTIR MAHLASIM
8 - MELEKLERDEN ÇALDIM BEN...
9 - SABIKALIYIM EVET: AŞKT...
10 - NE GAM OYSA
Son Eklenen Şiirler
Bitse bu kış ayı varsa...bulunmaz
bulunmaz
GAİPTEN GELİR BENİM SE...
arasında
Bıktım
Gerek Yok Sahte Olmaya
Dünle Gelecek Arasında...
Kavuşanlar Sabredenlerdi
Su Gibi Aktım Yıllara
Nedir
Beklesinler Yaradan Ta...
Sayılır Burda Günler
sözler gece gündüz ara...
BİR D/OKUN BİN ŞİİR İŞ...
Şiirler » YETER Kİ DÖN
![]() |
Bu şiir 2022-11-12 14:58 tarihinde günün şiiri seçilmiştir. |

Ah, göz çukurlarımda saklı o son gülüş
Hatmettiğim binlerce kitap ne ki
Mademki son kere görecektim seni…
İklimden çaldım hüznü
Aslında fıtratımda saklı hüzün ve kaygı
Bir mimoza bahçesi diliyorum Rabbimden
Asla solmayacağını bile bile gezinmek içinde
Melodiler duymak sabahın köründe
Defansı ömrün
Mizanseni yüreğin
Saklı tutulası sırlarım yok artık
Siması tanıdık bak, bak bu acıların
Şiarında saklı devasa yangın
Mademki bir kıvılcımdan çıktım yola
Azat et beni güzel Rabbim
Bu bedene sığamıyorum git gide
Gidişler saklı kırsalında yüreğin
Gelişine düşkünlüğüm sevdiklerimin
Bir başbuğu ise hayat
Bir serapsa gördüğüm gün ve gece
Maviden bir rüzgâr geçirdim sırtıma
Evet, o rüzgâr aynı zamanda mintanım
Meali ölüm olmamalı da mevsimin.
Kürediğim kürelerce hece
Közümden doğmanın mucizevi farkındalığı
Ve işte geldi dayandı keder kapıma
İzafi bir yolculuk olsun ne olur bu kaygılı meal
Sancılarım dinsin
Saydığım şafaklardan arda kalan hüzün bohçam
İçimde yer eden acılar ve sitem
Elbet kendime
Suçum sabit semiren hüznüm de muhalif işte neşeye
Göğsümü gere gere sevdiğimin üstüne
Neylerim ben bir başıma kalırsam?
Hızması da yok gülüşümün
Solgun yüzüm
Silik el yazım
Ve firarım hayattan
Oysaki tembihliyim öncemden
Vakti gelmese bile gitmeliyim ben
Elbet kendimden
Elbet kendimden kendime yaptığım yolculuk
Arzı endam eden gecede saklı soğuk esinti
Gecemi gündüz bildiğim
Gündüzümü gece
Şimdi ise aralıksız ayaktayım yirmi dört saat.
Bıçkın rüzgâra da kızgın
Kıyamazken ona dokunmaya
Ne olur keder almasın onu elimden
Ben benden çoktan geçtim
Giderim de onun yerine
Sarkıtı günün ve işte erişkin gece
Gergef misali sarmalında sözcüklerin
Dualarım ve imtihanım
Sınandığım kadar sığındığım Mevla’m
Yeter ki son bulsun bu sıkıntılı bekleyiş.
Bir an evvel de gönlüme ferahlık dilediğim kadar
Direniyorum hayata
Diretiyorum da sevgiyi
Eksik etmeden umudu
Kol kanat geren bana bir ömür
Karşılıksız seven tek insan.
Değil incitmek dokunmaya dahi kıyamadığım
Nur yüzlü kadın nar tanem
Söküklerimi diken
Sarkıtı hüznün
En güzeli gitmek bu âlemden
Alametifarikası yorgunluğun
Bir kuş gibi kanat açsam keşke sonsuzluğa
Son bulsa yaşım, yasım
Yasa bildiğim sevdiğim gök gözlü kadın yeter ki
Dönsün ocağına.
Gülüm Çamlısoy